"Avrupa Yakasında"ki Şahika gibi "tane tane anlat bee adamm" diye bağırıyorum! Sesim ise dışarıya en tatlı halimle "tekrar alabilir miyiz?" Yanlış bir şey yapmak istemem diye çıkıyor. Kendimi tebrik ediyorum, çok iyi oynuyorum. Adam, motora takmış gibi odanın içinde dolanıp, tükürükler saçarak anlatmaya devam ediyor...
Umarım bir gün 'hayatı boyunca söylediği sözleri ilk seferde kimsenin anlamadığını, sadece anlamış gibi yaptığı yalandan bir hayatı olduğunu öğrenince büyük bir travma yaşamaz' diye düşünüyorum.
Amann bananee... Benim daha önemli bir sorunum var. Maske yasağı tamamen kalkınca ne yapacağım? İyi bir bahane bul! Diye not alıyorum.
Söyleyeceklerim bu kadar diyor. Orayı yakalıyorum ve iyi günler dileyip odadan hızlıca çıkıyorum. Not defterimi ve kalemimi masaya bırakıp, 'yarını yarın düşünürüz' felsefesinin bana verdiği yetkiye dayanarak canım maskemi minnetle selamlıyor, nazikçe çöp kutusunun karanlık sularına bırakıyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder