"Eylül bir ay değil, bir aylık ayrı bir mevsim" demiş ya şair, işte tam da öyle diye düşünüyor... En güzel yaz havası hep Eylül'e denk gelir... Bütün bir yazın kirinden pasından arınmış, pırıl pırıl ve sakince kafa dinliyor gibidir bütün sahiller... Karşı adaların evlerinin bile net görüldüğü bu güzel eylül akşamüstünde denizin bütün yaz gizlediği sakinliğini hayranlıkla seyrediyor... Sessizliğin tadını çıkarmak ve bir şeyler yazmak için geldiği balkonda manzaraya karşı oturmuş elinde kalem ve not defteriyle karşı adaların evlerini seçmeye çalışıyor. Kendi haline gülümsüyor... Denizin ortasındaki bir kaç ada ve adaların kıyı kesimlerindeki evlerin resmedildiği hani şu seyredene huzur veren o yağlı boya tablolardan birinin içinde gibi hissediyor. Bir farkla diyor "uzaktan gelen köpek havlaması ve martıların sesi duyulmuyor o tablolarda..." Gökyüzü ise ayrı bir konu başlığını hak ediyor. Bugünkü manzara tek bir tabloya sığmıyor... Kızıla çalan nefis renk cümbüşüne bakıp "bordo hırkamla bu manzaraya eşlik etmekten memnuniyet duyarım" diyor... Seyir zevkinin asla bitmeyeceğini bilerek ve biraz da gönülsüzce ara verdiği yazıya dönüyor... Dün yazdığı bir cümleye takılıyor gözü "Yazmak da yaşam gibi; bir var bir yok..." Kaldığı yerden devam ediyor... "Zaten yaşam dediğimiz şey de bir tuval ve rengarenk boyalardan ibaret değil mi?.."
storybysevil / 1sevilozdemir
Eylül/2022/Marmara Adası
Sevil Özdemir
Yorumlar
Yorum Gönder