Yeni kurulan tiyatrolardan "Entropi Sahne" sezona
hızlı bir giriş yaptı. Sezon başından itibaren "Yabancı Sahne" ile
ortak çalışmaları "4:48 Psikoz" ve kendi çalışmaları "Yastık Adam"ı sahnelemeye
devam eden tiyatro, üçüncü oyunları "Ebedi Barış" ile sürpriz yaptı derken, 8
Şubat'ta prömiyeri gerçekleşecek "Boş Şehir" ile sezona başladıkları hızla yola
devam edeceklerini de ispatlamış oldular...
Kuruluş amacını "Entropi Sahne, her türlü
performansa açık multi disipliner yaratım alanı oluşturma
amacı ile kurulmuştur" olarak açıklayan aynı zamanda kurucusu olan
Yurdaer Okur'un Genel Sanat Yönetmenliği'ni yaptığı tiyatronun benim açımdan en
ilgi çekici yönü, sahnelenmesi cesaret isteyen metin ve oyunculuk açısından
zor olan oyunlar üzerine çalışması. Bu da her oyunlarını ilgiyle takip etmek
için önemli bir neden...
Birçok oyunu bir arada sahneleyen tiyatronun bu
hafta benim merceğime giren oyunu "Yastık Adam" oldu. İrlandalı çağdaş oyun
yazarı Oscar ödüllü film yönetmeni ve senarist Martin McDonagh'ın zekasını
konuşturduğu bol ödüllü eserlerinden biri olan oyun, kara komedinin en güzel
örneklerinden biri...
Öykülerinde anlattığı cinayetler gerçek hayatta da yaşandığı için seri katil zanlısı olarak gözaltına alınan Katurian "Benim yazdığım öykülerden
hoşlanmayanlar, sokaklarında engelli insanların dolaşmasından
hoşlanmayanlar" diyerek isyan ettiği sorguda "Bir yazar infaz ettin
mi, etrafa bir mesaj göndermiş olursun. Biz yazar infaz etmeye bayılırız."
diyen sorgu polisleri karşısında zeka özürlü
ağabeyi Michal'ın zarar görmesini engellemeye çalışırken bir taraftan da
öykülerini yanmaktan kurtarmaya çalışmaktadır... Karanlık öyküler yazan
Katurian, zeka özürlü abisi Michal ve olayı araştıran iki polis etrafında
gelişen olaylar kimsenin tahmin ettiği gibi sonuçlanmayacaktır...
Çocuklarından birine deney uğruna sistematik olarak
işkence eden manyak bir anne baba, abisinin varlığını geç fark edip onu anne
babasının işkencesinden kurtaran bir kardeş, bütün bunların psikolojisiyle
korkunç öyküler yazan bir adam, kardeşinin iyi bir öykü yazarı olması için anne
babasının işkencesine katlanan zihin özürlü bir abi, kendileri suçlulardan daha
problemli iki polis memuru, cezalar, sorgular, hikayeler, korku, gerilim ve
aynı zamanda kahkaha... Hepsi sadece bir oyunun içinde... Baştan söyleyeyim oyun oldukça uzun. İki perde ve yaklaşık üç saat
ama şunu da eklemeliyim ki temposu hiç düşmeyen, heyecandan nasıl geçtiğini
anlayamayacağınız performanslar izleme garantili...
Oyunun yönetmeni A. Bülent Acar, kesmenin pek mümkün
olmadığı uzun bir metni hiç düşmeyen bir tempoda bazen izleyiciye korku
filminde hissi yaşatan, rahatsız ettiği kadar sürükleyici, başarılı rejisi için
bütün tebrikleri hak ediyor. Oyunun bütünlüğünü sağlayan ışık, müzik ve
kostümdeki gerçekçilikteki katkıları için Mustafa Bal, Okan Yaşarlar, Meltem
Yıldırım'ı tek tek tebrik ediyorum. Katurian performansıyla izleyiciyi duygudan
duyguya sürükleyen Mehmet Tekatlı başta olmak üzere Tolga Evren, Yurdaer Okur, Deniz
Hamzaoğlu ve Deniz Aylan'ı uzun soluklu bir oyunda başarılı performansları için
tebrik ediyor, alkışınız bol olsun diyorum...
Hayatın her alanına ve insanın her dönemine nüfuz
eden şiddetten bahsederken, şiddetin bireyleri ve toplumsal hayatı nasıl bir
noktaya taşıdığını izleyiciye gösteren bu şiddetin abartılı sonuçları karşısında
güldürerek düşündüren, sizi birkaç saatliğine gerçekle kurmacanın, masumla
suçlunun, suçla cezanın iç içe geçtiği, birbirine karıştığı bir dünyaya
götürecek, bu süreçte bazen dehşete kapılıp, bazen kendinizi bu saçmalığa
gülerken bulacak hemen ardından Katurian'ın öyküleriyle gerilecek bir maceraya
doğru yol almak için "Yastık Adam"ı mutlaka izleyin.
Sevil Özdemir
Yorumlar
Yorum Gönder